The Intouchables

Filmin fragmanını izlediğin andan beri torrentte yattım kalktım diyebilirim. Filmi buldum ağzım kulaklarımda derken altyazının olmamasıya şok oldum. Bu sefer de altyazı sağlayan sitelerde yatmaya başladım. İşin garibi altyazıyı ben değil başka birisi buldu ve dün akşam bu filmi izledim.

Bu kadar zahmete değdi mi? Kesinlikle. Uzun zamandır bu kadar güldüğümü hatırlamıyorum. Tabi film boyunca kahkahalar atmadım ama dönem dönem salonun inlediğini söyleyebilirim.

Filmden bahsedecek olursam; tekerlekli sandalyeye mahkum zengin bir dayı var. Kendisine bakıcı arıyor. Bu süreçte filmin kayramanı Driss ile tanışıyor. Driss hapisten yeni çıkmış ve sosyal yardım alması için iş araması gereken bir arkadaş. Bu ikili iş olarak başlayan süreç sonunda en yakın iki arkadaş oluyorlar.

Film gerçek bir hikayeden uyarlanmış olduğu için duygusal bölümlerde var. Ben o kısımlarla fazla ilgilendiğimi söyleyemeyeceğim. Filmin olayı Driss.

Kesinlikle izleyin, hatta kalabalık izleyin. Driss i her gördüğünüzde yüzünüzde bir tebessüm oluşmazsa ben de bunca yıllık film kariyerime son vericem.

One Response to The Intouchables

  1. […] kılındı. Filmde François Cluzet başrolde. Adını yazında tanınması kolay değil tabi. The Intouchables filmindeki tekerlekli sandalyedeki kişiyi oynayan aktör. O film nasıl bir etki bıraktıysa, bu […]

Ne le dis à personne,Tell No One,François Cluzet | için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir