ömer aydın | blog mu yazsak?

Nasıl başlayayım bilemedim. Çünkü bahsedecek çok fazla şey var. Öncelikle bu diziyle nasıl tanıştığımı belirteyim. Yine IMDB’de yüksek puanlı film ararken birden dizi kategorisine kaydım. En tepede de bu dizi vardı. Dizi 2008 de bitmiş ama benim tanışmam 2011 i bulmuş. Puanı bu kadar yüksek bir dizinin ne adını daha önce duydum ne de izleyen birine rastladım. İşyerinde, okulda varsa yoksa How I Met Your Mother, Lost muhabbeti. Vizyon dar kalmış tabi.

Neyse indirdim diziyi, izleme başladım. Tabi izlemeden önce araştırmadım da değil. Vakit kaybı olur mu acaba, neden daha önce hiç duymadım diye kuşkularım vardı. İzlediğim her bölüm bu kuşkuları birer birer sildi ve yerini inanılmaz bir beğeni aldı.

Ne var bu dizide bu kadar beğenilcek diyen olabilir. Konudanda bahsedeyim. Dizi Baltimore diye bir şehirde geçiyor. İstanbul da Gazi Mah, Ankara da Çinçin Amerika da Baltimore. Sanırım ne kadar sıkıntılı bir mekan olduğu anlaşılmıştır. Bu şehirde polis, eroin, sokaktaki yaşam, siyaset, kilisi vs kısacası bir şehirde olması gereken her birimin ilişkisi işleniyor. Bizde de var böyle diziler, gavur yapınca güzel mi oluyor diyecek olanlar olabilir. Tabi ki bizde de var. İşte Arka Sokaklar, Memoli, Kurtlar Vadisi vs. Bunların hepsininde The Wire da olmayan bir konu var. Hep polis kötüyü yakalıyor, hep eroin çeken ölüyor, hırsızlık yapan hapse giriyor, polise el uzatan hapse giriyor. Duygusal bi toplum olduğumuz için bunlar bize hoş geliyor olabilir. Hatta izlerken ohhhh iyi oldu şerefsize, hakettiğini buldu pislik ve daha nice rahatlama cümleleri de kullanılıyor. The Wire ı farklı kılan, kötü adamların polisi çaresiz bırakması, eroin alıp satanların şehrin hakimi olması, polis vuranların ertesi gün mahkemeden salınması…

Bahsettiklerimin hepsi acı şeyler olsa da gerçeğin ta kendisi. Bu yüzden dizinin kalitesi de çok gerçek. Özellikle 4. ve 5. sezonlar ağlatmışlar. Diziye biraz fırsat tanıyıp ilk bölümlerin durağanlığında vazgeçmezseniz kazanan siz olursunuz.

Konudan bu kadar bahsettik, biraz da oyunculardan bahsedeyim. Şahsına münhasır kişiler mevcut. Bunk ve McNulty muhteşem bir ikili. Bunun yanında Omar, Kima, Lester, Herc, Carver, Cedric ve diğerleri. Hepsi rolün hakkını vermiş.

Dizinin bir bölümü bi saat ve 60 bölüm mevcut. Gözünüz korkmasın. Hem neleri izlemedik ki, The Wire a mı vakit yok.