Escaping the Build Trap
Yazıklar olsun ya, resmen emekli maaşı gibi 3 ayda bir yazı yazar hale gelmişim. İnsan bi düşünür, birlerce takipçi ne okuyacak ne izleyecek. Çok kızgınım kendime. Telafisi nasıl olur bilmiyorum ama umarım ara verme rekorumu ilerde kırmam ve 3 ay olarak. Gönül isterdi ki 3 ay sonra bomba bir yazıyla döneyim. Ama öyle olmayacak, çünkü bu yazı bir kitap hakkında. Evet evet bir kitap. Hala okuyabildiğimi gömek çok güzel. Hem de işimle alakalı bir kitap. En son ne zaman işimle alakalı bir kitap okumuştum hatırlamıyorum. Ama çok eski olduğu icin değil, öyle bir olay olmadığı için hatırlamıyorum. Bu utancımı da paylaşmış olayım.
Şimdi efendim kitaba gelecek olursak, isminde de anlaşılacağı gibi bir şeylerden kaçmaktan bahsediyor. Peki neyden kaçıyoruz? Sürekli üretmekten. Evet evet doğru okudunuz üretmekten de kaçmak lazım demekki.Kitap özellikle ürün geliştirme süreçlerini ele alıyor ve bir çok şirketin yaptığı hatalardan bahsediyor. Günümüzde müşterisi olduğumuz veya adını sıkça duyduğumuz bir çok firmadan örnekler yer alıyor.
Kitabı hiç ara vermeden okuduğum için oldukça hoşuma gitti. Günde 1 sayfa da olsa okumak lazım, diğer türlü bu tur kitaplardan uzaklaşmak çok kolay oluyor. Benim içinden öyle en azından.
Neyse efendim, ürün yönetimi alanında çalışanlar için tavsiye edebileceğim bir kitap. Okudun da ne oldu çok mu iyi ürün geliştiriyorsunuz artık diyecek olursanız cevap hayır. Okuduğumu tabi ki isimde uygulamam çok kolay değil ama hiç de etkilenmedim deyip kendime haksızlık etmeyeceğim.