The Last King of Scotland
Başrollerde James McAvoy ve Forest Whitaker‘ın olduğu bir biyografi. Uzun zamandır izlemek istiyordum. Hatta 2 sene önce izlemeye çok yakındım. Ama o ara izlediğim The Shield dizisi yüzünden bu filmi izlemedim. The Shield dizisinin 6. sezonunda bizim elemanları yakalamak isteyen birini oynuyor Forest Whitaker. Bu yüzden kendisine çok kızgındım. Haliyle filmin afişinde gördüğüm an izlemedim. Aradan bu kadar zaman geçmiş hem adam oskar da almış bu filmdeki rolüyle daha fazla bekletmek olmaz diyerek izledim filmi.
Doktor olduktan sonra ailesine dayanamayan bi eleman ben burada yaşayamam gitmem lazım buralardan diyerek alıyor yer küreyi eline ve çeviriyor. Gözlerini kapatıp parmağıyla durduruyor. İlk önce Kanada geliyor, sonra bir daha çeviriyor bu sefer Uganda geliyor ve elemanın yüzü gülüyor. Topluyor pılını pırtını ver elini Uganda. Orada bir klinikte göreve başlıyor. O dönemde de Uganda’da devrim olmuş ve ülkenin yönetimini Idi Amin ele geçirmiş. Her yerde ordunun adamları her yerde silahlar vs.
Bu ikili çok geçmeden yakınlaşıyor. Doktorumuz Amin’in danışmanlığına kadar yükseliyor. Tabi zirveye giden yollar dikenli. İlk başta bir ülke kurucusu olarak gördüğü Amin’e yaklaştıkça yaptığı canilikleri görüyor. Gördükçe de tepkisiz kalamıyor. Haliyle Amin’in gazabından o da nasibini alıyor.
Bütün dünya endişeli tabi bu durumdan ama kimse net bir şey söyleyemiyor. Ufak bir Kuzey Kore vakası diyebiliriz o dönem için. Doktorumuz bu kargaşadan bir şekilde kurtulup olanı biteni dünyaya anlatmalı ama nasıl?
Daha önce de demiştim. Biyogrofi çekmek çok risksiz bir durum. Hikaye zaten ilgi çekici ise iyi kötü bir oyuncu kadrosuyla başarılı bir film çıkarmak daha kolay. Tabi bu filmdeki oyuncu kadrosu iyi kötü diyerek geçiştirilmeyecek türden. Adam oskarı haketmiş gerçekten.