Snowpiercer
2013 yapımı bir distopya. Tanıdık bir kaç oyuncu var. Chris Evans, Ed Harris ve Tilda Swinton gibi. Özellikle Tilda Swinton oyunculuğu ile alkışı hak etmiş. Konu ise oldukça enterasan diyebilirim. Küresel ısınmayı durdurmak için için çalışmalar yapılıyor ve bir madde bulunuyor. Ancak bu madde de küresel soğumaya sebebiyet veriyor. Öyle sıradan bir soğuma değil tabi. Bütün dünya buz tutuyor ve hayati hiç bir şey kalmıyor. Hayatta kalan son insanlar ise bir trenin içinde yaşıyor. Tren onlarca vagona sahip. En öndeki vagonlarda kaymak tabaka yaşıyor, arka tarafta ise sıradan halk diyebiliriz.
Hayatın trende geçmesi aslında hiç bir şeyi değiştirmiyor diyebilirim. Dünyadaki yaşamın farklı bir ortamda devam etmesi diyebiliriz. Hatta bir sahnede “siz ayaksınız biz başız” mesajı veriliyor. Hem de bir ayakkabı örneği ile.
Tahmin edeceğiniz gibi bu kadar eşitsizliğin olduğu yerde isyanlar baş gösteriyor. İsyan başarısı da ele geçirilen vagon sayısı ile ölçülüyor. 5 sene önceki isyanda en arkadakiler 3 vagon ilerlemişti, 10 sene önceki isyanda 8 vagon ilerlemişlerdi gibi. Filmde izlediğimiz son isyan ise biraz daha organize. Çünkü ön taraftan bilgi sızdıran bir arkadaşları var (onlar öyle sanıyor en azından).
İsyan başlıyor vagonlar ele geçiriliyor derken geçmiş isyanlardan farklı olarak en ön vagona ulaşıyolar. Hatta trenin sahibine kadar ilerliyorlar. O an filmin en vurucu anı yaşanıyor bence.
Spoiler!!!
Geçmişteki isyanlar da, bu isyan da, ön taraftan giden mesajlar da, arka tarafta isyanı planlayanlar da her şey planlı. Bir kez daha biz başız siz ayaksınız mesajı veriliyor çarpıcı çekilde.
Spoiler Bitti!!!
Bana kalırsa film daha vurucu bitebilirdi. Kötülerin kazanması ya da distopyanın daha da kötü bir hal alması ile bitebilirdi. Ama yok illaki insanlığa bir mesaj verilecek diye biraz daha umut verici sonlandırmışlar.
Yine de beğendim diyebiliri. Sıkılmadan, merak ederek, şaşırarak bitireceğiniz bir film..