Tag Archives: Tilda Swinton

I am Love

Mubi’yi daha önce duymuştum ancak üyelik almamıştım bugüne kadar. Vay efendim hiç bir yerde bulamayacağın filmler burdaymış da, popüler olmayan ama on üzerinden 11 alan filmleri ancak burada izleyebilirmişim de bir sürü övgü okumuştum. Ancak bu platforma üye olma sebebim bunların hiç biri değil. İzlemeyi çok istediğim bir filmin burada yayına girdiğini gördüm ve hemen üyeliği aldım. Tabi farklı sorunlar ortaya çıktı ve o filme o an ulaşamadık. E o kadar üyelik aldık bir şeyler izleyip deyip bu filmi izledik.

Snowpiercer

2013 yapımı bir distopya. Tanıdık bir kaç oyuncu var. Chris EvansEd Harris ve Tilda Swinton gibi. Özellikle Tilda Swinton oyunculuğu ile alkışı hak etmiş. Konu ise oldukça enterasan diyebilirim. Küresel ısınmayı durdurmak için için çalışmalar yapılıyor ve bir madde bulunuyor. Ancak bu madde de küresel soğumaya sebebiyet veriyor. Öyle sıradan bir soğuma değil tabi. Bütün dünya buz tutuyor ve hayati hiç bir şey kalmıyor. Hayatta kalan son insanlar ise bir trenin içinde yaşıyor. Tren onlarca vagona sahip. En öndeki vagonlarda kaymak tabaka yaşıyor, arka tarafta ise sıradan halk diyebiliriz.

Doctor Strange

Başrolde Benedict Cumberbatch onun yanında Tilda SwintonMads MikkelsenRachel McAdams ve gamzeleri var. Kadro baya sağlam. İşin arkasında da Marvel var. Bunları bir araya getirip kötü bir film ortaya koymak gerçekten çok zor. Konu da ilgi çekici. Tuhaf bir doktor var. İlk başta hemen akla Dr. House geliyor. Çok iyi çok becerikli ama kendini beğenmiş birisi. İnsanlar da onu bu şekilde kabul etmiş. Bu doktor bir gün kaza yapıyor ve ellerini kullanamaz hale geliyor. Milimetrik ameliyatlar yapan birisinin ellerini kullanamaması tabi ki çok kötü bir haber. Ellerini tekrar eski haline getirebilmek için defalarca kez ameliyat oluyor ama sonuç alamıyor. Gerçek tuhaflık ise burada başlıyor.

The Grand Budapest Hotel

Tam bir Wes Anderson klasiğiymiş. İzledikten sonra baktım kimmiş diye evet bu tarz bi kaç filmi daha olduğunu gördüm. Öncelikle yine oyuncuları yazayım Ralph Fiennes, Adrien Brody, Jude Law ve Tilda Swinton en bilinenleri diyebilirim. Filme gelecek olursak “bir varmış bir yokmuş. evvel zaman içinde …” tadında başlayan bir film. Bir otelin ve otelde çalışan 2 kişinin macerasını anlatıyor. Bi polisiye gerilim ya da drama olmadığından anlatacak çok bişey yok.

Sıkılmadan, gerçekten masal tadında bir 100 dakika geçirdim diyebilirim.

 

Michael Clayton

Ramazana girdik şöyle adam akıllı bir film izleyemedik arkadaş. Zaten hafta içi film izlemek yalan oldu. Bu aralar sadece hafta sonu film izliyorum. Bu yüzden izlediğim filmin bir haftalık boşluğu doldurması gerekiyor. Peki bu film bu boşluğu doldurdu mu? Tabi ki hayır. Boşluğu doldurmakla kalmadı, bir o kadar daha boşluk oluşturdu diyebilirim.