Dangal
Uzun zaman olmuştu Aamir Khan filmi izlemeyeli. İsmi kali anlamına gelen ender kişilerden kendisi. Zaten filmin puanı bazı şeyleri açıklıyor ama yine de o puanın boşa olmadığını görmek çok güzel oldu. Bu sefer gerçek bir hikayeyi anlatıyor Khan. Hem de bizim ata sporumuzu barındıran bir hikaye. Eski bir güreşçi! Sporu bırakan ve artık çocuklarının bu sporla ilgilenmesini isteyen bir güreşçi. Hem bulunulan ülke hem de zamanın biraz eski olması güreş = erkek sporu algısını oluşturmuş. Gerçi kaç tane baba “yarın kızımı güreşe yazdıracağım” diyebilir orası da ayrı ya, neyse..
Haliyle adam yana yakıla oğlum olsa da güreşe başlatsam diye bekliyor. Eşinin her haberinde yüzünde gülücükler açıyor. Ama doğum anında bebeğin kız olduğunu duyunca da suratı asılıyor. 1, 2, 3 derken 4 tane kızı oluyor ve hayalinin artık gerçekleşmeyeceğine inanmaya başlıyor. Hayali ise kendisinin yapamadığını çocuğunun yapması yani uluslararası bir turnuvada ülkesine altın madalya kazandırmak.
Derken günün birinde komşu geliyor. Çocuğunun ağzı yüzü dağılmış halde. Komşu komşu çocuklarınız bizimkileri dövmüş diyor. Tabi bizim elemanın aklına hemen yeğeni geliyor ve ona kızıyor. Oğlum niye dövüyorsun komşu çocuklarını diyor. Yeğeni de amca ben değil senin kızlar yaptı diyor. İşte o an şimşekler çakıyor kafasında. Muhtaç olduğu kudretin çocuklarının damarlarındaki asil kanda olduğunu anlıyor ve ertesi gün idmanlara başlıyor.
Bu andan itibaren baba ve iki kızın güreş kariyerlerini izliyoruz. Çocukların en alt seviyeden en üst seviyeye gelmesini görüyoruz. Bu süreçte babanın çocuklarına inancı ve aralarındaki ilişki zaman zaman sınanıyor.
Tahmin edeceğiniz gibi mutlu sonla bitiyor. Yine tahmin edeceğiniz gibi 3 saate yakın sürüyor. Ama yine tahmin edeceğiniz gibi hiç sıkılmıyorsunuz. Arada şarkı türkü düğün vazgeçilmez.
Oturun keyifle izleyin..