Kara Kitap
Sanırım bir süre Orhan Pamuk kitabı okumayacağım. Okuduğum her kitap bir öncekine göre daha kötü geldi. Bu kitap da yazarın ilk kitaplarından. 1990 yılında yayınlanmış. Okuduğum bir önceki Orhan Pamuk kitabında kendimce bir çıkarım yapmıştım. Eskiden daha anlaşılmaz (bana göre), daha dolaylı, daha ağdalı yazıyormuş. Yıllar geçtikte daha basit cümlelerle yazmaya başlamış bence. Benim gibi 6 satırlık cümleleri sevmeyen kişiler muhtemelen bu kitabı sevmeyecektir.
Kitapta bir aşk hikayesi mevcut. Ama tabi ki sadece bu değil. İç içe geçmiş olaylar hikayeler mevcut.
Karakterimiz eşini kaybediyor. Eve geliyor bir gün ve hanım yok. Olaylar hafif polisiye havasına giriyor. Tam böyle bir heyecan oluyor pat diye hikaye değişiyor. İşta zamanında gazetede yazdığı bir yazı ile ilgili 30 sayfa başka bir şeyler okuyoruz.
Tam karakter eşine bir adım yaklaşıyor, nerede olacağını bulacak diyoruz, hop hemen bir 1500’lü yıllardan betimlemeler.
Yani kendisini eleştirmek haddimize değil tabi ama böyle olunca ben kopuyorum hocam. Yani bir olay bitmeden diğer olaya geçince, o olay da kendi içinde 3 alt olay ile açıklanınca sayfaları çevirme azmim kırılıyor.
Benim için maalesef çok sürükleyici olmayan, çok da etki bırakmayan bir kitap oldu. Tekrar tekrar okuyup baş ucundan ayırmadığını söyleyenlere kitapla mutluluklar diliyorum..