Like Father Like Son
Filmin orjinal adı Soshite chichi ni naru. Bi japon filmi kendisi. İzledikten sonra bizim yeşilçamdaki duygusal filmlere haksızlık ettiğimi düşündüm. En az bu film kadar dram yüklenmeye çalışılan 100 tane film vardır ama toplasak bu film kadar övgü almamışlardır. Evet hard core girdim biraz. Çok da uzatmayacağım zaten. Direkt konuya giriyorum. Doğumda karışan 2 çocuk var. Hastane bu hatayı 5 sene sonra farkediyor ve iki aileye de ulaşıyor. Durumu anlatıyor ve aslında sizin çocuğunuz o değil bu diyor. Ailelerden bi tanesi zenginlik içinde diğeri de orta halli (Nasıl gidiyor tam yeşilçam di mi?).
Zengin ailede başarı, görünüş, cool görünmek herşey demek. Diğer aile ise daha çok hayattan zevk alma peşinde. Zengin ailede önemli olan bir diğer nokta da kan bağı. Ne olursa olsun soylarına çok değer veriyorlar. Bu yüzden 5 sene boyunca büyüttükleri çocuğun aslında kendi çocukları olmadığını öğrendiklerinde diğer çocuk ile takas yapma fikrine sarılıyorlar.
Tabi o kadar da gaddar değiller. Her iki aile de anlaşıyor ve çocukları arada değiştirerek beraber vakit geçiriyorlar. İşte haftada bi gün, 2 gün derken temelli takas olayına giriyorlar. Bizin zengin dayı düşünüyor ki çocuk sefaletten geliyor, bizim eve hemen alışır ve olay kapanır. Ama böyle olmuyor. Değil bir odası bir yatağı bile olmayan, kardeşleriyle yatan çocuk hiç de mutlu olmuyor o varlık içerisinde.
İlk başlarda dayı taviz vermemeye çalışsa da varlık içinde olmanın mutluluk getirmediğini öğreniyor. Sonra paranın değil aile saadetinin … vs. vs. vs.
Daha fazla yazamayacağım. Hiç de etkilenmedim, tüylerim de diken diken olmadı.
[…] Kim bu ya hangi filmleri çekmiş diye bakınca aslında başka filmlerini de izlediğimi gördüm. Like Father Like Son ve Nobody Knows filmleri de bu abimizin yönetmenliğinde çekilmiş. Zaten bu iki filmin konusu da […]