I Origins
Başrolde Boardwalk Empire dizisinden Jimmy yani Michael Pitt var. Buradaki adı Ian. Kendisi çocukluğundan beri “göz” resmi çekmeyi seviyor. Her renkten binlerce gözün resmini çekmiş. Çektiği en güzel göz resmi de bir gece tanıştığı ama yüzünü göremediği bir kadına ait. Bir parti gibi ortamda tanışıyorlar ve resmini çekiyor ama maske olduğu için yüzünü göremiyor. Aklında çıkartamıyor tabi o gözleri ve bir şekilde o arkadaşa ulaşıyor. Elindeki tek ip ucu çektiği göz resmi. O resim ile o kadına ulaşıyor ve mutlu mesut yaşıyorlar. Bu mutluluk çok sürmüyor ve bir şekilde bitiyor. Nasıl bittiğini ise söylemeyeyim ağır spoiler olur. Filmin ilk yarısı bu kadar diyebilirim.
Filmin ikinci yarısı ise Ian’ın evlenip çoluk çocuğa karışmasını içeriyor. Çocuğu olunca hastane bir kaç test yapmak istediğini söylüyor ve çocukta bir hastalık olduğunu söylüyorlar. Ama Ian ve eşi hastalığın başka bir şeyin üzerini örmek için söylenen bir yalan olduğunu anlıyor ve bu işin peşini bırakmıyor.
İşin deinliklerine indikçe gizli bir çalışmanın olduğu bu çalışma kapsamında 100 milyonlarca insanın göz retinasının bir sisteme kaydedildiği ortaya çıkıyor. Burada bazı eşleştirmeler yapılarak yeni doğan bazı insanların ölen bazı insanlar ile ortak anı paylaşabilme ihtimali olduğu iddia ediliyor. Tahmin edeceğiniz gibi Ian’ın çocuğu da bu insanlardan biri. Hastane hastalık bahanesi ile çocuğu çalışmaya dahil etmeye çalışıyor.
Konu göz olunca Ian’ın arşiv oldukça kalabalık tabi. Elindeki göz resimlerini bu sisteme yükleyerek eşleşmelere bakmak istiyor. Konu tabi ki filmin ilk bölümündeki kadına geliyor.
Başı ile sonu çok da güzel bir şekilde birleştiriliyor devam eden dakikalarda. İlk saat durağan olsa da ikinci yarı da merak ve heyecan artıyor yavaş yavaş. Hergün duyduğumuz şeyler olmasa da konu sıkmadı açıkçası. Tavsiye ederiz..