Darkest Hour
Başrolde Gary Oldman‘ın oynadığı ve Winston Churchill’in hayatının çok kısa bir dönemini anlatan film. Rahmetli filmi izleseydi evet her şey gerçekten böyleydi derdi muhtemelen. Oyunculuk o derece kaliteli. Zaten bu konuda kazanılan oskar da mevcut. Konuya gelecek olursak, ikinci dünya savaşı sırasındaki ingilizlerin dik duruşunu anlatıyor diyebilirim. Hitler’e boyun eğmeyip direnmeyi tercih ediyorlar. Tabi bu kararı almak Churchill’e kalıyor. Olayın başlangıcı da Dunkirk’te esir kalan askerlerin kurtarılmasıyla başlıyor diyebiliriz.
Aslında bu olayı (askerlerin kurtarıldığını) anlatan Dunkirk filmi var. Ben onu önce izlemiştim. Ama herkes onu daha sonra izlemek gerekiyor demiş. Neyse konu o değil. Bu filmin esas olayı barış müzakerelerine katılmayıp Hitler’in Almanya’sına karşı direnme kararı verme ve bu kararı uygulayabilmek için Dunkirk’teki askerleri kurtarma.
Film boyunca karşı görüşlerin çatışması, o gerginlik, herkesin birilerini suçlaması gibi sahneleri izliyoruz.
Filmin en güzel yanı ise bu kadar kısa bir süreci işlemesi. Bizde bir film çekiyorlar Atatürk’ün doğumundan ölümüne kadar her şeyi anlatmaya çalışıyorlar. Şöyle düşünebiliriz aslında, Atatürk’ün Samsun’a çıkış kararını ve sadece o günü anlatan bir film gibi. Ya da ne bileyim sadece kongrelerin gösterildiği bir film gibi.
Kimileri zamanında verilen bu kararın dünya için çok önemli olduğunu söylüyor, O detayını oturup da araştırmadım. Hatta ne yalan söyleyim inanılmaz da etkilenmedim. Vay be adamlara helal olsun triplerine girmedim.
Genel kültür olması açısından güzel oldu ama onun dışında çok bir övgüyle söz edemeyeceğim filmden.