Arı Kovanına Çomak Sokan Kız
Bir kitap ismi bu kadar mı saçma olur arkadaş. Birebir çevirmek zorunda mısınız sanki. Yok ütü yapan kız, yok yemek yiyen kız.. İsim yüzünden önyargı ile başladım kitaba. İlk iki kitabın aksine aksiyonu daha az işi sonuca bağlama kitabı olmuş. Lisbeth kızımız herşeyden aklanıyor normal bir hayata kavuşuyor. Kitap tamamen bunun üzerine kurulu. Tabi arada Mikael boş durmuyor. Dava savcısı, avukatı, katibi,polisi önüne kim gelirse bu konuyu detaylı bir biçimde konuşuyor. Konuşmalarda hep Mikael’in evinde bitiyor nedense. Bu görüşmeler sonuçsuz kalmıyor, kötülük yapa cezasını çekiyor. STV de yayınlanmış bir hikayeye dönüşüyor kitap birden. Lisbeth’e karşı oluşan her türlü haksızlıklar sahibini buluyor ve başına bela oluyor. Üçleme kaliteyi giderek düşürmüş diyebilirim. Neyse ki dürdüncü kitap yok, ya da var ama bizimkiler ne yapan kız olarak çevireceklerini düşünüyorlar hala.
Neyse bir seriyi daha bitirdik, dediğim gibi aksiyon az bu kitapta. 800 küsür sayfa ama isteseler 100 sayfada da işi bitirebilirmiş. Olan olgulardaki dayılara oldu. 5 liraya 2 kilo kitap satmak zorunda kalıyorlar. Okumak için acele etmeyin, kenarda dursun. Bi ara okusanız da olur.
ilginc bilgiler icin tesekkurler
ne demek, amaç herkesin bildiğini değil biraz da değişik açıdan yorumlamak;)