En man som heter Ove
İngilizcesi A Man Called Ove olan İsveç filmi. O tarafların filmlerini genelde beğenmiyordum. Az da olsa önyargı vardı filmi izlerken. ama ağzıma yüzüme çarptı film bu önyargıyı diyebilirim. Son zamanlarda izlediğim en güzel film. Zaman zaman As Good As It Gets filmini hatırlatsa da ilerledikçe o filmden baya ayrıştığını görüyorsunuz. Huysuz yaşlı bir adam, kesin kuralları var. Titiz, düzenli, sinirli ve diğer insanlara karşı soğuk. Şunu anlıyorsunuz ki bir şeyler olacak ve bütün bu özellikleri değişecek. Böyle de oluyor zaten ama oyunculuk ve buna sebep olan olaylar filmin kalitesini artırıyor.
Oyuncuların hiç birini tanımıyorum tabiki. Gerçi başrolde bir dayı var o da Ove. Tek başına götürüyor filmi. Filmin başında tam da beklendiği gibi bütün ketum özelliklerini sergiliyor. Zaman zaman sıcaklık emareleri görünse de özünü koruyor Ove. Ancak oturduğu siteye bir komşu taşınıyor ve Ove’un tam tersi karakterde. Sürekli konuşan insanlarla etkileşim halinde olan bir kadın. 2 çocuğu var ve üçüncüsüne hamile. Eşi desen ayrı bir dünya..
Bu aile ve Ove ister istemez bir şeyler paylaşmaya başlıyor. Tabi ortada çocukların olması biraz da olsa Ove’un kalbini yumuşatıyor. Zaman geçtikçe de Ove aileye ısınıyor ve paylaşımlar başlıyor. Yemek almakar, ödünç çekiç istemeler, beni şuraya atar mısın demeler falan.
Tabi bütün bunlar olurken Ove’un sürekli intihar etmeye çalıştığını belirmeyi atladım. Ove eşini kaybetmiş yakın zamanda ve onu çok özlüyor. Bu yüzden sürekli kendisini öldürüp eşine kavuşmak istiyor ama bütün girişimleri bir şekilde baltalanıyor.
İntihar girişimleri durulup hayattan tekrar tat alma evresine geçiş çok güzel. Ove mutlu oldukça siz de mutlu oluyorsunuz, o güldükçe siz de gülüyorsunuz. Tahmin edeceğiniz gibi bu empati filmin sonuna kadar yansıyor. Nasıl Ove gülerken siz de gülüyorsanız son sahnelerde Ove’un yaşadıkları da sizleri duygulandırabilir. Ağlamak ise optional, ağlamadınız diye kendinizi duygusuz sanmayın..
Kesinlikle izlenmesi gereken on numara bir film..