After the Wedding

Başrolde Hannibal dizisinden tanıdığımız Mads Mikkelsen‘in oynadığı bir Danimarka filmi. Daha önce izlediğim Danimarka filmlerini çok çok beğendiğimi açıkçası söyleyemeyeceğim. Zaten farkında değildim ama yönetmen aynıymış önceki izlediğim film ile Susanne Bier. Yine böyle çok sıkacak vakit kaybı olacak bir film önyargısı ile izlemeye başladım. Açıkçası filmin başlarında bu önyargılarım yıkıldı. Kendimi bir anda filmin sonunu tahmin eder bir halde buldum. Her yazdığım senaryo olmadı malesef. Yönetmen çok basit bir şeyi gözümüze soktuğu bir şeyi ters köşe olmamızda kullanmış. Bunun dışında öyle gizemli bir tarafı yok filmin, dram yönü çok daha kuvvetli.

Hindistan’da kimsesiz çocuklara yardım eden bir Danimarkalı, bir gün davet edilir ülkesine. Gel görüşelim, senin yaptığın işleri beğeniyorum, eğer güzel bir proje sunarsan sana destek vereceğim derler buna. İlk önce gitmek istemese de çocuklar için gitmeye karar verir. Amacı 1 hafta içerisinde projeyi anlatıp parayı alıp dönmektir. Ama işler planladığı gibi gitmez.

Çağıran adamın kim olduğu ortaya çıktığında ortalık karışır. Çağıran adam için ilk başta biz de vay çakal intikam için çağırmış, nispet yapacak diye düşündük. Haliyle Hindistan’dan gelen eleman da öyle düşünüyor. Ama film ilerledikçe hangisinin daha delikanlı olduğu daha yardımsever olduğu konusunda düşünmüyor değiliz.

Filmin başında ürettiğim 38 senaryodan biri tuttu ve film tahmin ettiğim gibi bitti.

Heyecanı son ana kadar olmasa da yüksek seviyede olan bir dram filmi. Hiç bir sebep yoksa izlemeniz için, Hannibal’in hatrına izleyin..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir