Tag Archives: George Clooney
O Brother, Where Art Thou?
Yine uzun zamandır radarımda olan bir filmi izledim. Hem puanı iyi hem de kadrosu. Yönetmenleri de meşhur Coen biraderler. Başrollerde George Clooney, John Turturro ve Tim Blake Nelson var. Film hapisten kaçan bu üç arkadaşın hikayesini ele alıyor. Kaçışları da aslında ironik. Bu üçlü birbirine bağlı olduğu için beraber kaçmak zorunda kalıyor. Hatta aralarından biri 2 ay sonra cezasını bitirecek iken kaçıyor. Bu kadar büyük bir hamleyi yapabilmek için çok sağlam bir sebep olması gerekiyor tabi. Bu sebep de bir yerlerde gömülü olan hazine vaadi.
Ocean’s Thirteen
Evet arkadaşlar serinin son filmini de yazmanın vakti geldi. Öncelike bu filmin ilk filmden zayıf ikinci filmden daha iyi olduğunu belirtmeliyim. Kadroya ek olarak Al Pacino var bu sefer. Hırsızlık yapılacak tabi o kaçınılmaz. Bu sefer ekipten biri için planlar yapılıyor. Ekipten bir dayı Al Pacino’ya güveniyor ve iş yapmak istiyor ama elde avuçta ne varsa sövüşlüyorlar bizim dayıyı. Tabi ekip bunu karşılıksız bırakmıyor ve plan yapılıp uygulamaya konuluyor.
Yine akıcı ve sıkmayan bir film olmuş. Başarısız olma ihtimalleri olmadığı için sonunu bile bile izliyorsunuz ama yine de bu yoklukta idare eder.
Ocean’s Twelve
İlk film kadrosuna ek olarak Catherine Zeta-Jones ve Vincent Cassel eklenmiş bi ara da Bruce Willis abimiz boy gösteriyor. Diğer elemanların hepsi yine mevcut. Film ise ilk filmdeki vurgunun keyfini süren arkadaşların keyfini bozarak başıyor. Kumarhanesi soyulan eleman sigortanan parasını alsa da bunu vicdan meselesi yapıp bizim elemanlardan da faiziyle parasını istiyor. Tabi elemanlar Amerika’da büyük bir soygun yapamayacaklarını biliyorlar. Haliyle ibreyi Avrupa’ya çeviriyorlar ve soluğu Amsterdam’da alıyorlar.
Ocean’s Eleven
Kadrosunda George Clooney, Brad Pitt, Matt Damon, Julia Roberts ve Andy Garcia gibi oyuncuları bulunduran 2001 yapımı film. Bildiğiniz gibi filmin devamı da mevcut. Oceans 12 ve 13 ü de bi ara izleyeceğiz artık. Filmde daha önce yapılmayan bir işi başarmak isteyen 11 kişiyi izliyoruz. Ekip 3 kumarhanenin paralarının bulunduğu üstün güvenlikli kasaya girip 160 milyon doları alıp çıkmak istiyor. Tabi öyle kolay değil o işler. Sağlam bir plan yapılıyor. Herkese plana göre roller dağıtılıyor. Planın başında tahmin edeceğiniz gibi Clooney abimiz var. Plandaki her aşamayı yazmak anlamsız olur. Zaten ister istemez siz de akıl yürütüyorsunuz acaba nasıl yapacaklar diye.
Gravity
Çok önemli işler yüzünden ilk 20 dakikasını kaçırdım bu filmin. Normalde filmi izlemeden birkaç yorumuna bakardım ama iş çıkışı anlık bir plan olduğu için bakamadım. Sadece puanına baktım. O da gayet etkileyiciydi. Ama izledikten sonra keşke o çok önemli işim saatlerce sürseydi de sinemaya hiç gidemeseydim dedim. Evet bi de para verdim bu eziyet için. Böyle riskler niye alıyorum bilmiyorum. Ne güzel İran Hindistan filmleriyle mutlu mesut yaşıyordum. Ne gerek vardı Amerikan Rüyasına tekrardan.
Michael Clayton
Ramazana girdik şöyle adam akıllı bir film izleyemedik arkadaş. Zaten hafta içi film izlemek yalan oldu. Bu aralar sadece hafta sonu film izliyorum. Bu yüzden izlediğim filmin bir haftalık boşluğu doldurması gerekiyor. Peki bu film bu boşluğu doldurdu mu? Tabi ki hayır. Boşluğu doldurmakla kalmadı, bir o kadar daha boşluk oluşturdu diyebilirim.