Category Archives: Okudum
Dönüşüm
Yine adını yıllardır duyduğum ama okumadığım bir kitabı bitirmiş bulunuyorum. Zaten çok kısa bir kitap. Hepi topu 104 sayfa. Yazar Franz Kafka. Gerçekten 1915 yılında şöyle bir kitabı yazabilen birisi sıradan bir yazar olamaz. Şu an bile çekilen bir çok bilim kurgu filminden daha orjinal bir hikayesi var.
Kürk Mantolu Madonna
Bir kitap kurdu olmadığımı daha önce de söylemiştim. Zaman zaman performansım iyi olsa da iyi bir okur olduğumu iddia edemem. Zaten öyle olsaydım bu kitabı yıllar önce okumuş olmam gerekirdi. Hiç okumamaktan iyidir tabi geç okumak. Sabahattin Ali’nin romanı ilk olarak 1943 yılında basılmış. Yani şarkıcı Madonna doğmadan tam 15 sene önce. Ne alaka diyecek olursanız şu videoyu izlemenizi öneririm. Maalesef bu kitabın adının geçtiği her yerde bu olay gündeme gelecek. Hayır kitabı okumadın bari kim yazmış ne zaman yazmış ona da mı bakmadın arkadaş. Evet konu edebiyat olunca biraz geriliyorum. Kitabımıza dönecek olursak;
İki Şehrin Hikayesi
İlk 1859 yılında yayınlanan kitabın yazarı Charles Dickens. Bahsedilen iki şehir Londra ve Paris. Kitap da haliyle İngiltere ve Fransa çevresinde geçiyor. Tabi ana konu Fransız devrimi. Açıkçası benim için biraz ağır bir kitap oldu. En azından ilk bölüm öyle oldu diyebilirim. Biraz sıkılarak okudum diyebilirim ilk bölümleri. Fakat velakin ki kitabın sonu inanılmaz sürükleyici. Acaba ne oldu diye ardı ardına çeviriyorsunuz sayfaları.
Fatih-Harbiye
Kitabın ilk sayfalarında “tam dizi senaryosu” diyorsunuz. Sonra bi baktım zaten çekilmiş bile dizisi. Hikaye şu an için tam bir klişe ancak yazıldığı tarihi düşünürseniz öncü olduğunu görebilirsiniz. Yok yok zengin kız fakir oğlan değil, diğeri. Evet evet kadınların efendi erkek yerine fırlama (hafifleterek yazdım) erkek tercih etmesi. Konuya böyle dan diye girdim yazarı söylemeyi unuttum. Eser Peyami Safa’ya ait. Dediğim gibi 2020 yılı için öfff amannnn bildiğimiz şeyler diyebilirsiniz. Ancak adam bunu 1931’de yazmış. Nasıl bir hikayeyse 100 yıla yakın süredir güncelliğini koruyor.
Bir Tereddüdün Romanı
At Çalmaya Gidiyoruz
Sanırım ilk defa Norveç’li bir yazarın kitabını okudum. Kitabın yazarı Per Petterson. Haliyle yazarı da ilk defa duydum. Sonra biraz araştırınca bu alanda yetkili bir abi olduğunu gördüm. Öncelikle kitabın çok durgun bir kitap olduğunu söyleyeyim. Yani öyle bir sonraki sayfada ne olacak, acaba bu bölüm nasıl bitecek, kitabın sonunda katil başkası mı çıkacak gibi atraksiyonlar yok. Kitabı okurken sanki olayların geçtiği sürede okuyormuşsunuz gibi oluyor. Çok durağan bir kitap. Nuri Bilge Ceylan filmini çekse minimum 6 saat o kadar diyeyim.