Doctor Strange
Başrolde Benedict Cumberbatch onun yanında Tilda Swinton, Mads Mikkelsen, Rachel McAdams ve gamzeleri var. Kadro baya sağlam. İşin arkasında da Marvel var. Bunları bir araya getirip kötü bir film ortaya koymak gerçekten çok zor. Konu da ilgi çekici. Tuhaf bir doktor var. İlk başta hemen akla Dr. House geliyor. Çok iyi çok becerikli ama kendini beğenmiş birisi. İnsanlar da onu bu şekilde kabul etmiş. Bu doktor bir gün kaza yapıyor ve ellerini kullanamaz hale geliyor. Milimetrik ameliyatlar yapan birisinin ellerini kullanamaması tabi ki çok kötü bir haber. Ellerini tekrar eski haline getirebilmek için defalarca kez ameliyat oluyor ama sonuç alamıyor. Gerçek tuhaflık ise burada başlıyor.
Alternatif tıp ile bu tarz bir sorundan kurtulan bir kişiyle karşılaşıyor doktor. Nerede nasıl derken soluğu Orta Asya’da alıyor. Bunca sene modern tıp ile yaşamış ve oranın en iyilerinden biri olmuş birisinin bahsedilenleri kabul etmesi kolay olmuyor tabi. Ama gün be gün bu olayı sahiplenip kendini geliştiriyor. Bu süre zarfında da bulunduğu yerin sadece bir iyileşme mekanı olmadığını aslında çok daha ulvi görevlerinin olduğunu öğreniyor.
Meselenin kırık kemikleri iyileştirmek değil dünyayı kurtarmak olduğunu öğreniyor sonunda doktor. Banane ben ellerimi düzelteceğim dese de kendisini dünyanın savunucuları arasında bulması çok uzun sürmüyor. Buradaki mücadelede kötülerin başını Mikkelsen çekiyor (Arkadaş hep mi kötü karakter olur bu adam, bi de kazanan tarafta olsun).
Filmin sonları oldukça Source Code filmini andırıyor. Zamanla şakalar yapmalar falan.
Filmin sonunda da klasik bir Marvel hareketi ile bir diğer Marvel karakterini devreye sokup sonraki film için sinyal verdiler.
Filmin 3D olması, hareketin bol olması, başroldeki elemanın rolünü hakkıyla vermesi çok keyifli iki saat geçirmenizi sağlıyor. Vizyondan kalkmadan sinemada izleyin derim.