Kürk Mantolu Madonna

Bir kitap kurdu olmadığımı daha önce de söylemiştim. Zaman zaman performansım iyi olsa da iyi bir okur olduğumu iddia edemem. Zaten öyle olsaydım bu kitabı yıllar önce okumuş olmam gerekirdi. Hiç okumamaktan iyidir tabi geç okumak. Sabahattin Ali’nin romanı ilk olarak 1943 yılında basılmış. Yani şarkıcı Madonna doğmadan tam 15 sene önce. Ne alaka diyecek olursanız şu videoyu izlemenizi öneririm. Maalesef bu kitabın adının geçtiği her yerde bu olay gündeme gelecek. Hayır kitabı okumadın bari kim yazmış ne zaman yazmış ona da mı bakmadın arkadaş. Evet konu edebiyat olunca biraz geriliyorum. Kitabımıza dönecek olursak;

İki Şehrin Hikayesi

İlk 1859 yılında yayınlanan kitabın yazarı Charles Dickens. Bahsedilen iki şehir Londra ve Paris. Kitap da haliyle İngiltere ve Fransa çevresinde geçiyor. Tabi ana konu Fransız devrimi. Açıkçası benim için biraz ağır bir kitap oldu. En azından ilk bölüm öyle oldu diyebilirim. Biraz sıkılarak okudum diyebilirim ilk bölümleri. Fakat velakin ki kitabın sonu inanılmaz sürükleyici. Acaba ne oldu diye ardı ardına çeviriyorsunuz sayfaları.

It’s Kind of a Funny Story

Başrollerde Atypical dizisinden Keir Gilchrist ve bugüne kadar hiç komik filmini izlemediğim Zach Galifianakis bulunuyor. Açıkçası bu filmi sırf Atypical dizisinin hatrına izledim. Çünkü eleman orda gerçekten çok iyi. Filmin kategorisi komedi drama, haliyle bazı klişeler olacaktır diye düşünüyordum. Ancak baştan aşağı klişe olacağını düşünmemiştim. Yine istatistik tuttu ve Zach Galifianakis‘in bulunduğu bir filmde hiç gülmedim. Yanlış anlaşılmasın dram tarafı da oldukça başarısız.

Fatih-Harbiye

Kitabın ilk sayfalarında “tam dizi senaryosu” diyorsunuz. Sonra bi baktım zaten çekilmiş bile dizisi. Hikaye şu an için tam bir klişe ancak yazıldığı tarihi düşünürseniz öncü olduğunu görebilirsiniz. Yok yok zengin kız fakir oğlan değil, diğeri. Evet evet kadınların efendi erkek yerine fırlama (hafifleterek yazdım) erkek tercih etmesi. Konuya böyle dan diye girdim yazarı söylemeyi unuttum. Eser Peyami Safa’ya ait. Dediğim gibi 2020 yılı için öfff amannnn bildiğimiz şeyler diyebilirsiniz. Ancak adam bunu 1931’de yazmış. Nasıl bir hikayeyse 100 yıla yakın süredir güncelliğini koruyor.

Bir Tereddüdün Romanı

En son ne zaman Türk yazar okudum açıkçası hatırlamıyorum. Gerçi günde 5 kitap okuyan birisi değilim ama yine de uzun zaman olmuş. Yazar ise Peyami Safa. Tabi kendisinin bir çok eseri dizi ve film olarak da karşımıza çıkmış. Çünkü konular tam bizlik. Nerde bir dram var yazmış. 

At Çalmaya Gidiyoruz

Sanırım ilk defa Norveç’li bir yazarın kitabını okudum. Kitabın yazarı Per Petterson. Haliyle yazarı da ilk defa duydum. Sonra biraz araştırınca bu alanda yetkili bir abi olduğunu gördüm. Öncelikle kitabın çok durgun bir kitap olduğunu söyleyeyim. Yani öyle bir sonraki sayfada ne olacak, acaba bu bölüm nasıl bitecek, kitabın sonunda katil başkası mı çıkacak gibi atraksiyonlar yok. Kitabı okurken sanki olayların geçtiği sürede okuyormuşsunuz gibi oluyor. Çok durağan bir kitap. Nuri Bilge Ceylan filmini çekse minimum 6 saat o kadar diyeyim.